Halkla İlişkiler, Mesajımızı En Etkili Kanalla İleten Bir Çalışmadır

Posted by Unknown on 17:25 with No comments
Benim halkla ilişkiler tarifimde; temelinde Ariston’dan bu yanayı alıyoruz, diyoruz ki, bir iletişim modeli var, bir kaynağı var, bir hedefi var, arada mesaj gidiyor geliyor. Bu model aslında çeşitli değişikliklere uğradı, gelişti ama temel olarak aynı. Söyleyeceğiniz bir lafınız varsa, ama yoksa söylemeyin, bu lafı karşınızdaki halkla, yani “public”in tercümesi diye halkla ilişkiler diyorlar ben halk kelimesini bir türlü buraya oturtamıyorum, hep de bunun kavgasını yapmışızdır, kamuoyudur, hedef kitledir vesaire. Karşıdaki hedefe en etkili kanalları seçip sözümüzü gönderecek bir çalışmadır, sonra da oraya kulak vererek onlardan gelen reaksiyonları da ölçtükten sonra geliştiren bir çalışmadır. O da işte bizim besleyici tepki “feedback” dediğimiz çalışma.
Bunu başarılı yaparsak, aradaki parazitleri kesersek, aslında bu halkla ilişkiler tanımı dersek, iletişim tanımını yapmış olurum. Belki de yavaş yavaş hepinizin ve genç arkadaşların yaptığı gibi, halkla ilişkiler deyimi yerine iletişim deyimini yerleştirmek lazım, daha anlamlı ama çok daha geniş kapsamlı. Onun da zorluğu burada. Çünkü teknolojide de iletişim var, tıpta da var, hukukta da var, her yerde var. Onu bizim yaptığımız iletişimden nasıl ayıracağız? Bence şöyle ayıracağız; onlar da iletişim yapacaklarsa yine bize ihtiyaçları var, yani biz iletişimciler kanalıyla yapacaklardır. Bir elektrik mühendisi bu işi yapmayacaktır, bir iç hastalıkları uzmanı bu işi yapmayacaktır. Dolayısıyla hem iletişimcilerden bir şey öğrenecekler hem de iletişimcileri görevlendirip, mesajlarının hedef kitleye ulaştırılmasını sağlayacaklardır diye düşünüyorum.
Prof. Dr. Alaeddin Asna;